Bundan yaklaşık olarak 13 yıl önceydi. İlkokuldaydım ve Kubilay isminde çok yakın olduğum bir arkadaşım vardı. O bize gelirdi, ben onlara giderdim, tabiri caizse beraber takılırdık. Benim ailemin maddi durumu pek iyi değildi, arkadaşımın ailesi ise varlıklıydı. Bu sebeple onun benden daha çok kitabı vardı. Hatırladığım kadarıyla ilk olarak “Kar Canavarı’nın Esrarı” kitabını arkadaşımdan ödünç almıştım. Okudukça geri veriyor, birer birer ödünç alıyordum kitapları. Küçük Vampir bu şekilde serisinin bir kısmını o zamanlar okuduğum kitaplardan biriydi.
İlk kitabından itibaren Küçük Vampir’i çok sevmiştim. Sabırsızlıkla bir sonraki kitabı okumak için arkadaşımın getirmesini beklerdim. Seriden kaç kitabı okudum, tamamını bitirmiş miydim malesef hatırlamıyorum, ama Küçük Vampir çocukluğumdan güzel bir hatıra olarak anılarımda yer etti.
Yıllar sonra ilk kitabını bu sefer kendim satın aldım. Sanki 13 yıl önceye gitmiş gibi, çocukça bir hevesle okudum. İyi ki okumuşum…
Küçük Vampir bir çocuk kitabı olsa dahi her yaştan kitapseverin okuyabileceği bir seri. Zira temiz ve akıcı üslubu, bana göre çok güzel çevirisi ve bizatihi Küçük Vampir’in kendisi insanın kafasını rahatlatması için çok güzel bir kaynak. Hatta okuma alışkanlığı edinememiş ancak okumak isteyen büyükler eğer Küçük Vampir’i okurlarsa çok iyi bir yol katedebilirler.
Bunun yanında ilkokul çağındaki çocuklara okuma alışkanlığı kazandırmak için çok güzel bir set. 20 adet kitaptan oluşuyor ve her kitapta Küçük Vampir’in bir macerası anlatılıyor. Hikayeye kapılıp gidiyorsunuz…
Bilmiyorum, belki çocukluğumdan kalan bir hatıra olduğu için de bana çok güzel geliyor olabilir ama okumaktan zarar gelmez. Bu yazdıklarımın üstüne Küçük Vampir’i okuyup da beğenmeyen olursa buraya yorum bıraksın lütfen. 🙂
KÜÇÜK VAMPİR
Yazar: Angela Sommer-Bodenburg
Yayınevi: Hep Kitap
Web Sitesi: hepkitap.com.tr
ARKA KAPAK METNİ
Vampirlerle ilgili öyküleri elinden düşürmeyen Anton ile karanlıktan korkan sevimli vampir Rüdiger’in sıra dışı dostluğu…
Rüdiger, en az 150 yıldır vampir. Küçük yaşta olmasının gayet basit bir nedeni var; o da çocukken vampir olması. Anton’la tanışmaları, çocuğun evde yalnız olduğu bir zamana rastlıyor. Küçük Vampir, aniden pencerenin pervazına konunca başta Anton ondan çok korkuyor. Küçük Vampir ona “karnının tok olduğuna dair” güvence verip karanlıktan korktuğunu itiraf edince Anton onun sempatik olduğuna karar veriyor. O dakikadan itibaren Anton’un tekdüze hayatı renkleniyor. Anton çok geçmeden vampir ailesinin diğer üyeleriyle de tanışıyor.