Cyrus Hamlin Amerikalı bir protestan misyoneri. Kendi davasında, inancında o kadar emin ve o kadar “himmetli” ki hayran olmamak mümkün değil. Bundan 150 sene evvel yaşayan Hamlin Amerika’dan kalkıp İstanbul’a geliyor. Bir ilahiyat okulu kurup uzunca bir süre yönettikten sonra bugün hâlâ mevcudiyetini sürdüren Robert Kolej’i zor şartlarda, büyük mücadeleler içerisinde kuruyor.
“My Life and Times” adındaki, dilimizde “Robert Kolej Uğrunda Bir Ömür” olarak yayınlamış bu kitap Hamlin’in misyonerlik çerçevesinde yaptıklarını anlattığı, bir tür savunma kitabı. Çoğu zaman fikir ayrılıklarına düştüğü American Board’a ve çocuklarına-çocuklarının çocuklarına “işin aslı böyleydi” dediği bir kitap…
İlginç bir şekilde kitabı çocuklarına ve çocuklarının çocuklarına ithaf ediyor. Kendi soyundan gelenlerin atalarının yaptıklarından haberdar olmasını istemiş muhtemelen. Kitabı yayınlanmaması şartıyla çocuklarına verdiği halde, Osmanlı Devleti yıkıldıktan sonra çocukları kitabı yayınlıyorlar. Zira kitabın içerisinde İstanbul’a dair sosyal ve siyasi birçok mesele ele alınıyor.
Kitabın ilk bölümleri Hamlin’in kişisel hayatına dair konuları ele alsa da bu kısımlarda anlatılan detaylar Hamlin’in gelecekteki başarılarının temelini oluşturuyor. Son yarısında ise İstanbul’da yaşadıkları anlatılıyor. Oldukça samimi ve yalın bir üslubu var. Akıcı bir şekilde çok rahat okunuyor.
Protestan bir misyonerin hayatı çok da umrumuzda olmalı mı? Robert Kolej’i kuracak kadar davasına sadık bir misyoner bence kesinlikle umursanmalı ve özellikle biz Müslümanlar tarafından ibret alınmalıdır.
Kitaptan aldığım bazı ifadeler şöyle:
- Yahudiler Musa peygamberin şeriatındaki Şabat günlerine sadıktırlar ve hiç kimse onlardan bunu ihlal etmelerini beklemez. Türk hükumeti de onlardan bu ihlali asla talep etmez. Buna mukabil devlet Hıristiyanların Sebt günlerine çok az hürmet eder. Çünkü bilir ki Hıristiyanlar kendi kutsal günlerini dünyalık çıkarları için feda edeceklerdir.
- Şarklıların insanı hayran bırakan türde bir soğukkanlılıkları ve cesaretleri vardır. Onlara güven duydukları bir lider verin, ölünceye kadar onun arkasından gideceklerdir.
- Sir Henry Bulwer, Osmanlı hükumetini en saçma faiz oranlarıyla abartılı borç alımlarına sürükleyerek Türkiye’nin üzerine ilelebet kalacak bir bela yüklemiş oldu. Türkiye’nin borç batağına saplanması Bulwer’in bu girişimi yüzündendir.
- Doğru bir görev dağılımı, adil ücret, dakik ödeme ve iyi hizmet bir işin başarısındaki ve çalışanları tatmin etmedeki dört temel unsurdur.
- “İşinde usta olan adamı görüyor musun? Öylesi sıradan kişilere değil, krallara bile hizmet eder.” – Tevrat 22/29
Cyrus Hamlin’in ikinci bir kitabı ise “Among The Turks” ismini taşıyor. Bu kitabında bize dair daha çok detay bulunuyor.
Hamlin’in kitaplarını okumadan evvel veya okuduktan sonra mutlaka şu yazı da okunmalı diye düşünüyorum: Misyonerin Himmeti Olur mu?
ROBERT KOLEJ UĞRUNDA BİR ÖMÜR
Yazar: Cyrus Hamlin
Yayınevi: Dergah Yayınları
Web Sitesi: dergah.com.tr
ARKA KAPAK METNİ
Kurucusunun kaleminden Robert Kolej’in ortaya çıkış öyküsü…
Robert Kolej kurucusu Amerikalı misyoner Cyrus Hamlin’in bütün hayatını içtenlikle kaleme aldığı ve yaklaşık otuz beş yılını geçirdiği İstanbul’u, oradaki okul mücadelesini, ilk öğrencilerini, gördüğü tepkileri, Avrupa ve Amerika’daki kolej dostlarını anlattığı bu hatırat; aslında, satır aralarında bize dair keşfedilmeyi bekleyen pek çok gerçeği bulabileceğiniz tarihî bir vesika hükmünde. Bütün bu yönleriyle bu çalışmanın modern Türk eğitim tarihi araştırmalarına önemli bir katkı, yabancı okullar konusuna merak salan kişiler için bir başucu kitabı, her kesimden Türk insanının Robert Kolej’le ilgili okuyabileceği Türkçe müstakil iki eserden biri olduğunu söylemek mübalağalı olmaz.